Adet Gecikmesi Nedir, Neden Yaşanır?
Adet gecikmesi, kadınlarda aylık yumurtlama döngüsünün belirli nedenlerden dolayı bozulması, adetin düzensiz hale gelmesinden kaynaklanan gecikmelerdir. Tam olarak adet gecikmesinin kaç gün olduğu konusunda farklı görüşler olsa da tıbbi olarak kabul edilen 21 ila 35 gün arasında olmasının dışındaki zamanda regl olmak adet gecikmesi olarak kabul edilir. Bununla birlikte adet düzensizliğinin olması, vücutta yanlış giden bir şeyler olduğunun işaretidir.
Adet düzensizliğinizin olup olmadığını belirlemeniz, vücudunuzu daha iyi tanımanıza yardımcı olur. Bu sayede kendi döngünüzle ilgili olarak bir düzensizliğiniz olursa bunun farkına varabilir ve jinekoloğunuzu hemen haberdar edebilirsiniz.
Adet Gecikmesi
Adet Gecikmesi Neden Olur?
Vücut sistemlerinde bir sorun yaşamayan sağlıklı kadınlarda normal adet döngüsü, son kanamanın başlama tarihinden itibaren 28 gündür. Bununla birlikte 21-35 gün arası da normal olarak edilir. Adet döngüsünün her ay birkaç gün değişmesi de normal bir durum olarak değerlendirilir. Adet kanamalarının bu döngünün dışında kalması ise adet gecikmesi olarak isimlendirilir.
Normal bir adet döngüsü sırasında kadının yumurtalıklarından birinden (sağ ya da sol) tek bir yumurta salınır. Bu yumurta eğer bir sperm tarafından döllenmezse, kan ve biriken rahim dokularıyla birlikte vücuttan atılır. Bu kanama adet kanamasıdır ve ortalama 5-7 gün sürer. Daha sonra bu adet döngüsü, aylık olarak kendini tekrar ederek düzenli şekilde her ay yaşanır.
Bazı dönemlerde stres, metabolik rahatsızlıklar, kilo sorunları gibi durumlar, dış etkenler ya da özel hastalıklar nedeniyle bu döngü bozulabilir. Bu durumda döngü dışında anormal kanamalar da görülebilir.
Adet Gecikmesi Nedenleri Nelerdir?
Adet kanaması gecikmesinin bazı bilinen nedenleri şunlardır:
• Hamilelik• Aşırı stres yaşamak• Ani ve çok kilo kaybetmek• Aşırı kilolu olmak• Gün içinde çok yoğun ve ağır spor yapmak• Doğum kontrol hapı kullanmak• Menopoza girmek ya da erken menopoz yaşamak• Polikistik over sendromu• Kontrolsüz şeker hastalığı• Kalp hastalıkları• Tiroid bezinin fazla ya da az çalışması• Hormon dengesizlikleri
Uzun süreli ve yıpratıcı seviyede stresli ortamlarda olmak, hormonları olumsuz etkiler ve adet gecikmesine neden olabilir. Stres, adet kanaması gecikmesinin yanı sıra kanamanın erken olmasının da nedenlerinden biri olabilir. Meditasyon, yoga, yüzme ve yürüyüş gibi egzersizler vücutta stresin azalmasına destek olabilir.
Kadınlarda ilerleyen yaşla birlikte, menopoz süreci öncesi olarak belirtilen pre-menopoz döneminde adet döngüsünde bozulmalar ve adet gecikme sorunları yaşanmaya başlar. Genellikle 45-50 yaşlarında başlayan menopoz dönemi östrojen hormon seviyesinin düşmeye başlaması ve bu nedenle yumurtlamanın düzensiz şekilde olmasıdır. Menopoza tam olarak girilmesi ile de adet kanamaları tamamen biter.
Ani ve çok kilo kaybı yaşamak, adet gecikmesinin önemli bir nedenidir. Günlük alınması gereken kalorinin çok fazla kısılması, yumurtlamak için gerekli olan hormon üretiminde önemli olan yağ dengesini bozar. Özellikle vücut kitle indeksi 18 ve altında olan bireylerde adet gecikmesi çok sık görülür.
Aşırı kilolu olmak da adet döngüsünün bozulmasına neden olur. Aşırı kilolu kadınlarda östrojen hormonu fazla üretilir. Fazla östrojen üretimi, adet kanamasının gecikmesine neden olabilir. Özellikle vücut kitle indeksi 30 ve üzerinde olan kadınlar bu risk grubundadır.
Doğum kontrol hapları kullanmak, adet döngüsü içinde atlama yaşanmasına neden olabilir. Her kadının vücut yapısı ve bu tip ilaçlara verdiği tepki farklı olduğu için adet gecikmesi yaşayanlar olması da muhtemeldir. Özellikle progesteron ağırlıklı olan haplar adet gecikmesine neden olur. Hapların bırakılmasıyla birlikte adet döngüsü zamanla normal durumuna döner.
Polikistik over sendromu üreme sağlığını olumsuz etkileyen ve hormonların dengesini bozan bir hastalıktır. Tamamen bir tedavisi olmasa da doktor kontrolünde kontrol altında tutulabilir. Çoğunlukla yumurtalıklarda küçük ve zararsız kistlerin oluşmasına neden olan bu rahatsızlık, yumurtlama düzensizliği bu da adet gecikmelerine neden olabilir.
Kan şekeri düzensizlikleri, tiroid hastalıkları da vücut sistemlerini olumsuz etkiler ve adet döngüsünü bozar. Adet gecikmeleri yaşanır.
Adet Gecikmesi ile Birlikte Başka Hangi Fiziksel Sorunlar Görülebilir?
Adet gecikmesi yaşayan kadınlarda görülen birçok farklı fiziksel sorun da vardır:
• Belirli bölgelerde aşırı kıllanma,• Yoğun baş ağrısı,• Kasık bölgesinde ağrı,• Yüz başta olmak üzere sırt, bacak gibi farklı bölgelerde ortaya çıkan sivilceler,• Aşırı kilo alma ya da verme• Kilo vermek için zorlanma
Adet Gecikmesi Tanı Yöntemleri Nelerdir?
Adet gecikmesi, özellikle uzun süreli yaşanıyorsa, farklı hastalıkların habercisi olabilir. Bu nedenle, teşhis ve tedavi için kadınların mutlaka doktorlarına ya da bir sağlık kuruluşuna başvurmaları gerekir.
Jinekoloji ve endokrinoloji bölümlerinin işbirliği ile ilerlenmesi gereken bu durum mutlaka detaylı olarak incelenmeli ve hastanın yaşadığı belirtiler tedavi edilmelidir. Kadınların her ay adetlerinin tarihlerini not almaları, bu tip tedavilerde önemli bir veridir.
Tanı konulabilmesi için kan testleri, ultrason ile görüntüleme, MR ve tomografi gibi yöntemlerden de yararlanılabilir. Kan testlerine dahil edilecek hormon testleri hormon seviyelerinde bir anormallik olup olmadığını gösterecektir. Hipofiz bezi ya da üreme sistemindeki herhangi bir bozukluk için ise MR gibi görüntüleme yöntemlerinden destek alınmalıdır.
Adet Gecikmesi Tedavisi Nasıl Yapılır?
Adet gecikmesi tedavisi için öncelikle hastanın yaşadığı gecikmenin nedenleri ortaya çıkartılmalıdır.
Stres ya da beslenme gibi hormonları etkileyen nedenlerden kaynaklanan bir adet gecikmesi durumunda kadınların yaşam tarzında değişiklik yapılması ve hafif egzersiz verilebilir.
Eğer adet gecikmesi polikistik over sendromu kaynaklı ise tedavide progesteron içerikli doğum kontrol hapları kullanılarak öncelikle döngünün düzene girmesi sağlanır.
Diyabet ya da tiroid nedeniyle sorun yaşandığı belirlenirse, endokrin bölümü ile birlikte hastanın uygun ilaçları alması sağlanarak, yakından kontrol edilmesi sağlanır.
Adet Gecikmesi Tedavi Edilmezse Ne Olur?
Adet gecikmesi bir neden değil, vücutta yaşanan bir sorunun belirtisidir. Bu nedenle mutlaka kök neden bulunan kadar detaylı olarak araştırılmalıdır. Eğer hasta genç yaşlarında ise, ilerde kısırlık yaşaması söz konusu olabilir. Mutlaka sorun çözülmeli ve hastaya uygun şekilde tedavi uygulanmalıdır.
Adet gecikmesi ile düzensizlik, bunlara neden olan soruna bağlı olarak hamileliği de olumsuz etkileyebilir. Adet gecikmesi nedeninin bilinmemesi hamilelikte yaşayabileceğiniz komplikasyon riskini de arttırır.
• Düşük yaşanması• Gebelik diyabeti olması• Preeklampsi riski• Erken doğum sorunları yaşanması olasılıkları göz önünde bulundurulmalıdır.
Doğumdan Sonra Adet Gecikmesi Neden Olur?
Doğum yapan ve emzirme döneminde olan kadınlar geç adet görür. Emzirme devam ettikçe adet de gecikmeye devam edebilir. Bebek emzirme döneminde kadın vücudunda farklı hormonlar salgılanır ve bu fazla durum adet kanamasını engeller. Anne sütü üretimi için salgılanan prolaktin, üreme hormonlarını baskılar, bu şekilde de yumurtlama olayı gerçekleşmez. Yumurta üretimi olmazsa da adet döngüsü olmaz. Doğumdan sonra adet kanaması başlaması zaman alabilir. Adet kanaması başladığında da gecikme ya da düzensizlik olabilir. Ortalama olarak doğumdan yaklaşık 12 ay içinde hormon dengesi tekrar sağlanabilir ve adet kanamaları da düzenli hale döner.
Genç Kızlarda Adet Gecikmesi Neden Olur?
Genç kızların adet görme yaşı birbirlerinden farklı olabilir. Kızlarda ergenliğin başlamasından sonra ortaya çıkan adet görme dönemine menarş adı verilir. Ülkemizde ortalama menarş yaşı 12 ila 15 arasındadır.
Yaşam tarzı, beslenme, spor, stres ve genetik olarak adet yaşında değişiklik olabilir. Genç kızlarda adet gecikmesi ve düzensizliği yaşanması normal bir durumdur. Adet dönemi başladığında tüm hormonlar olması gerektiği gibi çalışıyor demek olmaz. Vücut bu sürece alışacak ve zaman içinde düzen oturacaktır.
Genç kızlarda bu adet düzensizliği ve adet gecikme durumları 1-2 sene kadar sürebilir. Genç kızların ilk adet gününden sonra bu tarihi ve kanamanın ne kadar sürdüğünü kaydetmeye başlaması önemlidir.